Bebekler doğdukları andan itibaren içgüdüsel olarak kendi üzerilerine çiş veya kaka yapmak istemezler ve fakat bunu ne anlatabildikleri gibi, diğer hayvanlar gibi kalkıp başka yere giderek de gideremezler. Misal barınaktan alınan yavru kediler daha 2 aylık bile değilken kumlarına tuvaletlerini yapmayı ögrenmişlerdir ve her seferinde tuvalet için tıpış tıpış oraya giderler. Yazık ki insan yavrusu doğduğundan sonra baya uzunca 1 süre daha vücudundaki herhangi 1 kasa hükmedemediği için tuvaleti gelince ağlayarak ebeveynlerine ihtiyaçlarını haber vermeye çalışırlar. Ama gelin görün ki biz modern zaman anne ve babalarına afedersiniz ama "davul zurna az!" Bizler bebeklerimizin bu yüzden ağladıklarını anlayacağımız sezgiyi de rafa kaldırdığımızdan, bas bas bağıran bebeğimizin neye ağladığını çözemeyip, bebeği sakinleştirmeye çalışırız. İşte bu sırada yana yakıla tuvalete götürülmek istenen bebeğimizi de üstüne işemesinin sorun olmadığını telkin ediyormuşuz istemsiz de olsa. Gelin görün ki beze işemeye alıştırılan bebeğimizi 3 sene sonra da tuvalet eğitimi sırasında "vay niye şimdi bezine işiyorsun" diye yıllardır oturmuş alışkanlığından vazgeçirmeye çalışıyormuşuz. Vay halimize!!
Peki bezsiz bebek bu ikilemde ne işe yarıyor? En başından bebeğin üzerine tuvaletini yapmama isteğine saygı gösterip, bebeğin tuvalet kullanımına geçişini kolaylaştırmaya. Bezsiz bebek 1 nevi 1 tuvalet eğitimi ama bebeği değil kendinizi eğittiğiniz 1 yöntem. "O da ne demek?" Şöyle ki bebeğinizin ağladığı zamanların 1 kısmının tuvalet ihtiyacı olduğunu aklınızda tutarak, ara ara onu tuvalete götürüyorsunuz. Hani kapıdan çıkmadan çocuklara salık verilen "Sen yine de çişin var mı diye 1 bak" sözünü 1 nevi harekete döküyorsunuz. Bebeğinizi araba koltuğundan çıkardığınızda, uykusundan uyandığında, çığlık çığlık ağladığında tuvalete tutuyorsunuz. Hepsinde olmasa da büyük 1 kısmında da tuvaletini yapıyor bebiş. O sırada da siz de 1 sesle eşlik ediyorsunuz bebeğe çiş için "şırrrr" kaka için "ıııhhh" gibi. Bu sayede bebeğiniz de sesle tuvalet işlevini bağdaştırıyor. Zamanla tuvaletini tutan bebeğiniz de siz altını açıp bu sesleri çıkardığınızda yapıyor çişini kakasını. Aman durun hemen heyecanlanmayın. Zamanla dediğim de 1.5-2 sene filan alıyor.
"Ay bu ne zahmet yaaa, hem de 2 sene sonrasında meyvesini yemek için bu kadar eziyete mi girilir?" diyebilirsiniz. Kimilerimize göre evet. Çünkü en başından bebeğinizin hijyeni için (adından da anlaşılcağı üzere). Mesela orasına burasına kaka sürülmeyen kız bebeğiniz idrar yolları enfeksiyonuna yakalanmayabilir bu sayede. Bunun yanında da bebeğiniz erken yaşta bez derdinden kurtulur. 1de pek inanası gelmiyor ama insanın 1 diğer faydası da bebeğinizle iletişiminizin artması.
"Bu çok zor işmiş, sadece ev hanımlarına göre" diye düşünmeyin; akşamları ya da sadece hafta sonları bile uygulayabilirsiniz. Öğrenme süreci uzun ama keyifli 1 uğraş bu. Mesela bebeğinizi emzirirken bir anda kıvrım kıvrım kıvrılmaya başladığında, "noldu niye memeyi bıraktın ne derdin var ki?" diye bebeğinize sorduğunuz sırada, o size ciddiyetle bakarak gayri ciddiyetsiz 1 şekilde "zaaaart" diye ossurur ve ardından "foşşurt" diye cıvık mıvık dolduruverir kakayı bezine. Ama böyle böyle 1-2 yaptıktan sonra, siz de öğreniyorsunuz ki bebeğinizi şimdi tuvalete götürmenin tam zamanı!
Bezsiz bebek uygulamasında kakayı tahmin etmeniz daha kolay oluyor. Çiş ise tam bir 9a9luk bulmaca. Yedikten sonra ne zaman çişini yaptığını bulduğunuz gün işler 1az daha rahatlayabilir. Ama tam da "Bebeğimi hah şimdi öğrendim" dediğiniz sırada, bu yaramaz yavrucak o işaretleri vermekten vazgeçebilir veya gelişiyor olduğundan ya da o anda eğlenceli 1şeye odaklandığından size "haydi ben işiyooooruuum" işaretini o seferlik vermeyebilir. İşte bu yüzden bezsiz hale gelmesi bebeğinizin 1.5-2 sene sürebilir.
Bezsiz bebeğin en temel kuralı zorlayıcı ya da ödüllendirici olmayışıdır. En nihayetinde biz tuvalete gittiğimizde belediye bandosu gelip kapımızda çalmıyor. Ya da tuvaletin kapısını açtığımızda konu komşu sıraya dizilmiş beklemiyor: elimizi sıkıp, tebrik edip, üzerimize para iğnelemiyorlar - hayret! Bebeğin içinden geldiği ve doğal olan 1 şeyi doğallığına bırakmak gerekiyor yani.
Bezsiz bebeğe başlamak için herhangi 1 zamanı beklemeniz gerekmez. Ama Andrea Olson'a göre 4 aydan önce başlamak en verimlisi. Ben 40 günlükken ilk denememi yaptım. 40 yılda 1 bile olsa insan kaka zamanını yakalayınca sevindirik oluyor. Aşağıdaki fotoğraf da bu ilk heyecanımın belgelendiği andır.
Daha ıncığı cıncığı çok; benden burdan anlatması bu kadar. "Ben bu işi çok beğendim ama gözlerimle görmeden inanmam, ben de 1 deneyeyim" diyorsunuzdur umarım şu an. Öyleyse size 2 kaynak öneriyorum: Andrea Olson EC Simplified kitabı (http://ecsimplified.com adresinden satın alabilirsiniz) ve http://www.diaperfreebaby.org (bedava sirke baldan tatlıdır derseniz).
Haydi size bol kakalı çişli günler.
No comments:
Post a Comment